Kentimizle ilgili hayallerimiz var

Bir kentin yaşam kültürünü koruyacak, dışardan gelenlere öğretecek, özümsetecek, organizasyonları olmalı. Belediyeler bu konunun bir numaralı muhataplarıdır aslında. Kent akademileriyle, kentliye davranış, kentlinin nasıl davranması gerektiği öğretilmeli ve öğretilenler eliyle, geniş kitlelere yayılması sağlanmalıdır.

Kentin geçmişten gelen en önemli kazanımları arasında, festivaller kenti olmasıdır. Bu kazanımların değer kaybetmesi, Adana için önemli bir sorundur aslında. Kentin tanıtımı, markalaşması adına, kazandırılmış önemli organizasyonların, desteklenerek yenilenmesinde ve yüceltilmesine katkı gerekir.

Sanata ve sanatçıya destek konusu bir kentin en önemli konularının başında gelir. Bakıyorum Adana’mız sergi salonlarını birer birer kaybediyor. Ben 1992 yılında gerçekleştirdiğimiz Altın koza festivali sırasında, yedi mekânda sergiler açtığımızı hatırlıyorum. Her biri birer birer yok oldu. İnsan üzülüyor, niye bizim yaşadığımız şehrin büyükşehir belediyesi eliyle veya kültür bakanlığı eliyle yapılmış bir kültür sarayı yok diye.

Mesela adana bir sinema kenti olarak büyük çabalarla ‘Sinema müzesi’ oluşturdu. Bir arkadaşım Adana dışından gelince, müzeye götürmüştüm. Müze üstün bir çabayla çok güzel hazırlanmıştı ve emeği geçenlere bu vesileyle teşekkür etmemiz gerekiyor. Ancak müze, ilk haliyle aynı yerde kalmış. Türk sinemasına katkı koyan ve müzede yer almayan çok eksikler var. Bu eksiklerin tamamlanmasını isteyen, bu konuda içselleştirilmiş söylem ortaya koyan başkan adayları göremedim.

Adana’ya kenti tanıtan kitapları kazandırmak için 1992 yılında başlattığımız ‘Altın koza yayınları’ vardı. İlk olarak ‘Adanalı şairler antolojisi’ kitabımızı basmıştık. Daha sonra ‘Geçmişten geleceğe Çukurova’da şiir’ kitabı iki cilt olarak basıldı. Mustafa Emre arkadaşımız verdiğimiz destekle araştırmasını yapmıştı. Bu vesileyle onun da emeğine saygıyla Adana adına teşekkürlerimi bildirmek isterim.

Altın Koza yayınlarına festival yarışmalarının kitapları da eklenmişti. Sonraki yıllarda ağabeyim Fevzi Acevit döneminde Adana ile ilgili onlarca kitap yayınlandı. Ancak uzun yıllardır Altın koza yayınlarından hiç ses çıkmıyor. Adeta tarihin derinliklerine gömüldü.

Koca bir metropol kent Adana ve sorunları var…

Adanalı yaşadığı kent için hayaller kuruyor. Başkan adaylarından da bu hayallerine ortak olmasını bekliyor. Fetret devri yaşayan, aha sonra borç batağına sürüklenen büyük şehir belediyemiz var. Mevcut başkan döneminde, yaşanan salgın ve asrın depremini yaşamış bir kent burası.

Ekonomik kriz yaşayan ülkemizde, enflasyon belasına tutulmuş sürüklenen milyonlarca çalışan, çalışmayan, emekli var. Umuyoruz ki seçimler sonrası bütün bu durumlarla bunalmış insanlarımıza kolaylıklar sunacak çözümlerle, projelerle katkılar sunacak bir başkan özlüyoruz.

Özlemekle olur mu?

Yaşayıp göreceğiz…