-Sayın Canbolat..
-Sayın olmadı kardeş..
-Canbolat bey..
-O da olmadı kardeş..
-Nasıl olacak?
-Canbolat kafi gelir be kardeş..
-Canbolat..
-Buyur kardeş..
-Sizi yakından takip ediyor, yazılarınızı ilgiyle okuyor, cesaretinizden dolayı da yürekten kutluyorum.. Bu zor süreçte bu kadar "çalakalem" gitmekten korkmuyor musunuz?
-113 davası olan, askeri dönemde Devlet Güvenlik Mahkemeleri'nde yargılanan biri korkmamalı be kardeş..
-Hiç mi?
-Evet hiç.
-Bunun bir sebebi olmalı..
-Var.
-Nedir o sebep?
-Diyetsiz olmak..
-Haaaaa şimdi anladım..
-Kardeş be..
-Buyurunuz Canbolat bey kardeşim..
-Bak yine 'bey' dedin.. Beylik kim biz kim.. Neyse geçelim bunu da, neden aradığını söylemedin?
-Yazılarınızın çoğunda kullandığınız "koftirik" ve "zottirik" kelimelerini sözlüklerde aradım, bulamadım.. Neyi çağrıştırıyorlar acaba?
-Bu kelimeleri koca DGM bulamadı.. Senin bulamamış olman çok normal.. Bu kelimeler münhasıran bana ait.. Koftirik demek; "İçi kof, bomboş" demek..
Zottirik demek te; "zort çekmeye bile değmez" demek..
-Pardon ama zort ne demek?
-Adanalılar'ın avuçlarını birleştirerek çektiği zılgıta zort denir.. O zortu da kolay kolay kimse çekemez.. Çünkü o iş kolay değildir.. Meslek büyüğüm merhum Aytaç Pekkoçak, zort çektiğinde, o zort İmamoğlu'ndan duyulurdu be kardeş..
-Deme yahu..
-Dedim yahu.. DGM beni bu sözlerimden dolayı defalarca yargıladı be kardeş..
-İlginç biri olduğunuz belli.. Bu özelliğiniz yazılarınıza yansıyor ve sizi farklı kılıyor.. Hergün değişik konular yazarken zorlanmıyor musunuz?
-Bu memlekette o kadar çok koftirik ve zottirik var ki;
"YAZ YAZ BİTMEZ."
-Canbolat kardeş, güldürdünüz beni.. Allah'ta sizi güldürsün, ömrünüzü uzatsın.. Siz çok yaşayın emi..
-O biraz zor..
-Neden zor?
-Yaş kemale erdi, Zebaniler sık sık kapıya dayanıyor da, o yüzden zor be kardeş.!