Vatandaşlarımız gazeteci olmamız ve ilgililere daha çabuk ulaşmamız sebebiyle, bizleri sık sık arar şehirde gördükleri sıkıntıları bizlerle paylaşırlar. Bizler de vatandaşlarımızın sorunlarını elimizden geldiğince, köşelerimizden veya TV ekranlarından vatandaşlarımızın sorunlarını aktarırız.

Bu sıkıntılardan bir tanesi, TÜVTÜRK.

Yüzlerce arabanın aynı günde muayeneye girdiğini düşündüğümüzde, bir tomar para da verdiğini hesapladığımızda, biraz ilgi de bekleriz, “O kadar da hakkımız var herhalde?”  Ama nerede de diyebiliriz.

TÜVTÜRK’e gidenler bilir. Randevu alırsın, randevu saatinden yarım saat önce gidersin, numara alırsın, bir tomar para yatırırsın ve dışarıda beklemeye başlarsın ama nerede bekleyeceksin. Bekleme yerleri yetersiz. Adana bildiğiniz gibi yazın çok sıcak, kışın yağmur, çamur. TÜVTÜRK’ün bekleme yerleri yetersiz. Böyle olunca vatandaşın ızdırabı başlar. “Neden bu ızdırabı vatandaşlarımıza layık görürsünüz be kardeşim.” derler adama. Para almayı biliyorsanız hizmet etmeyi de bilin.

Bakın vatandaşlarımızdan gelen şikâyetlerden birini sizlerle paylaşmak istiyorum: “Adana Yüreğir'de muayene istasyonuna gittim. Yüzlerce araba aynı günde muayeneye giriyor. Haliyle bekleyen insanlarla dolu her yer. Ancak bir bekleme salonu bile yok. Adana'nın sıcağında güneşin altında bekliyor insanlar. Kışın yağmur, soğuk... Bu insanlığa yakışmıyor.” Diyor vatandaşımız. Bizler de gazeteci olarak bu köşemizden yetkililere aktarıyoruz vatandaşlarımızın yorumlarını. Artık duyarlar, duymazlar.

Bir diğer konu ise: Seyhan Nehri'nin "gerdanlığı" 15 Temmuz Şehitler Köprüsü, Seyhan ve Yüreğir ilçelerini birbirine bağlayan raylı sistemli köprü, kentin trafik yükünü alan mükemmel bir proje. Köprüye hiç kimse bir şey söyleyemez. Yalnız vatandaşlarımızın takıldığı konu, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nün giriş ve çıkışındaki akıllı kavşaklar. Adanalı buna alışamadı. Köprünün giriş ve çıkışındaki tarafları tam keşmekeş. Burada bir çalışma yapılacak mı, bir düzeltme olacak mı? Vatandaş merak eder.