Ülkemi seviyorum, insanlarımı seviyorum, yaşadığım memleketimi ise, apayrı seviyorum… O yüzden pek Adana dışı seyahat etmeyi planlamıyor ve yapmıyorum…

Çünkü Adanalı olmak, Adana’da yaşamak bunu gerektirir. Bu kentin hak ettiği konuma gelmesi için imkânlarımı kullanarak bir şeyler yapıyorum. Elbette yatırımcı iş adamı değilim, koca, koca fabrikalarım, iş merkezlerim yok veya herhangi bir kurumun başında olan biri değilim. Ama yüreği, tüm azmi ve gayesi Adana için atan bir gazetede çalışıyorum.

***

Başta Gazetemiz sahibi Savaş Çokduygulu, Genel Müdürümüz Mehmet Şahin, Genel Yayın Yönetmenimiz Sefa Saygıdeğer, Spor Müdürümüz Ergun Kara, acar muhabirimiz Hakan Toytekin, buram, buram Adana kokan bir gazete yapmak için canlarını dişlerine takıyorlar, tabi ki sayfa editörlerimiz Figen Ekiz ile Metin Maracı’yı da unutmamak lazım. Köşe yazarlarımız da dahil olmak üzere tüm 5 Ocak ailesi, bu kentin çıkarlarını savunuyor, kentimizin hak ettiği konuma gelebilmesi adına çaba harcıyor…

***

Peki sadece bizler mi böyle düşünüyoruz… Elbette ki Hayır… Bu kent için yüreği atan yöneticilerimiz var… 5 Ocak Klasikleri arasında yerini alan ve çok sayıda kişinin, kurumun gıpta ile izlediği, takip ettiği (Laf aramızda ben neden yapamıyorum dediği) 5 Ocak Gazetesi’nin geleneksel sabah kahvaltılarının konuğu Çukurova Üniversitesi Rektörü Sayın Prof. Dr. Meryem Tuncel oldu. Sayın Tuncel, 2.5 yıldır Rektör ve ikinci kez kahvaltı sofralarımızın konuğu oldu. Her zaman ki gibi bizler sorduk, içtenlikle yanıtladı.

***

Düşünebiliyor musunuz mezun olduğunuz Üniversiteye Rektör olarak atanıyorsunuz? Üniversitenin tarihine geçmeyi bir tarafa bırakın, sizde verdiği gururu hissedebiliyor musunuz? Siz olsaydınız neler yapardınız? Kendinize ne hedefler koyardınız? Benim merak ettiğim de bu oldu ‘Hedef’inize ulaşabildiniz mi?

***

Aldığım cevap şahsım adına beklediğim bir cevaptı, kaldı ki ülkemizin içinde bulunduğu sosyo-ekonomik durum herkesi etkilediği gibi, tüm kurumları da derinden etkiledi. 2 yıl süren nice canlara mal olan pandemi ise, üzerine tuzu, biberi oldu.

****

Sayın Rektörün hazırladığı ve Türkiye’de bir ilk olacak bazı projelerinin, devletin zirvesindeki bazı isimlerce cevap bulmaması kendisini biraz kırmış ve üzmüş… Şaşırdım desem yalan olur… Ne zaman Adana için bir şeyler yapılmak istense mutlaka birileri set olmak için sıraya girer. Bin bir dereden su getirirler, aklınızın almayacağı engelleri ortaya sererler. Siz istediğiniz kadar bir şeyler yapmak için çırpının sonuç, nafiledir. Herkesin ağzında gevelediği ancak hiçbir zaman net dile getirmediği ‘Adana sevgisizliği’ içten içe devreye girer…

Son örneğini, Metro’nun, diğer ismi ile hafif raylı sistemin, Ulaştırma Bakanlığına devri konusunda yaşadık mı? Evet yaşadık. Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’a konu iletildi, hemen “Devlet Bahçeli Köprüsü’nü’ üstlendik yanıtı verildi.

Bu ve benzer örnekleri daha da çoğaltabilirim.

***

Buna rağmen Sayın Tuncel, hedeflerine varma konusundaki azimli, ısrarlı, heyecanlı ve bir o kadarda inatçı… Dileğim Rektör hanımın bu hedeflerine bir bir ulaşması.

Çünkü başka Adana yok!