Bilen bilir beni...
Çok severim "dost" dediklerimi...
Onları düşünür, başlarına bir bela gelmesin diye dua ederim...
Ne kadar kabul görür, ne kadar makbule alınır...
Onu bilemem.
Değerli canlar,
kritik süreçlerden geçerken, daha doğrusu birilerinin dayatmalarıyla ge-çi-ri-li-yor-ken, kesinlikle, ama kesinlikle
"imamınoğlu" kelamından olabildiğince uzak durmamız gerektiğini unutmayın...
Ne İmam, ne oğlu...
Ne oğlu, ne imam...
Aman dikkat!
Amanın dikkat!
Kurnaz olacağız,
Öküz gibi bakmayıp, koyun gibi davranmayacak, tilki kadar kurnaz olacağız ki;
"Başımıza bir BELA gelmesin."
Gerçekten imamınoğlu dahi olsanız, kesinlikle bunu belli etmeyecek, kendi içinize hapsedeceksiniz...
Kimin oğlu olduğunuz sorulduğunda;
"Bir zamanlar imamın oğluydum, ama şimdi imansızın oğluyum" diyerek, işin içinden "yağ misali" sıyrılacaksınız.
Şimdi her zamankinden daha "kurnaz," daha "oturtnaz" olmak şart... Ve dahi "şart oğlu şart" oldu bizim için...
Bugün... Yani içinde bulunduğumuz şu kritik saatlerde, bizler değil, imamınoğlu olanlar düşünecek...
Onlar kendilerini her yönüyle anlatma gereği hissedecek...
Onların "ebu cedleri" ayakkabı numaralarına kadar araştırılacak...
"Soyağacı" onlar için devreye girecek...
Yediden yetmişe değil, 7 milyar, 777 kez onlar, KİM'in, KİM'i oldukları meselesinde "kantara" çıkacak...
Matematik devreye girecek... En ince ayrıntısına varana dek, en ince hesaplar yapılacak... O ince hesaplarının sağlamaları en incesinden düşünülüp; "Mevzu mevzisine oturtulacak, ŞAKÜL görevini tamamlamış o-la-cak."
Çok inceden gittiğimin farkındayım...
-Çünkü buna mecburum.!!
-Çünkü buna mahkumum.!!
Dedim ya;
"Devir, tilki olma devri."
........
Soyadımızın imamınoğlu değil de, Canbolat olmasına "önemli ölçüde" sebep olan Karataş nüfus müdürü vecdeddin-ivecit amca nurlarla uyu...
Zeki davranıp, bu zorlu, bu meşakkatli günleri düşünüp, adımı Ekrem değil de Süleyman koyduğun için Allah senden binlerce kez razı olsun canım babam.!!