-İyiyiz,
-Çok iyiyiz,
-Çok çok iyiyiz,
-Uçuyoruz,
-Kaçıyoruz,
-Herkes mutlu olacak,
-Güzel günler kapıda,
-Bizi tutamazlar,
-Müreffeh yarınlar çok yakında.
"Fasarya'dan tayyareeeeeee, selam söyle nazlı yare."
Arkadaş, ekonomimiz madem bu kadar iyi, milletin iflasını söken "enflasyon canavarı" neden ve niçin İT'likten ejderha'lığa terfi etti?
Benim bildiğim "düşüş" aşağılara doğru olur..
Gerçek böyle olmalıyken, "düşmesi gereken" yukarılara doğru seyrediyor..
FİRE vermeden efendilerin (!) penceresinde duralım, soruna o pencereden bakalım;
-Bizler, sizlerin gördüğünü göremiyoruz..
-Sorunun şekli-şemali sizlerin gördüğü ve göstermeye çalıştığı konumda ise, o zaman bu ülkenin her noktasında "açıııııız" diye bağırıp, eylemler yapanlara ne demeli?
-Onlar, bunu "millet bizleri alışverişte görsün" diyemi yapıyor?
-Yerlerde "debelenmeleri" dahası, "debeletilmeleri" numara mı?
-Söyleyin bilelim, olmamız gereken nokta'da durup, meseleye geniş açıdan bakalım..
-Bunu yapalım da, "olacak, olabilecek" diye kimsenin umudu yok ki..
-Ne var?
-Gerçeği, gerçekleri saptıranlar var..
-İNSAF edeceğine İSRAF edenler var..
-"En baba yalanları" bizlere "doğru" diye yutturanlar var.. Ve.. hadlerini aşıp, aklımızla alay edenler var.
Ülkeyi "eylem ateşi" sarmış, bakanlıkların önü, haklarını arayanlarla dolup taşmış..
Takan yok.
Hakikat böyleyken, kendilerini herkesten daha "bilgiç" gören güruh, utanmadan sıkılmadan "uçuyoruz" masalları anlatıyor..
"Yerseniz" misali.
...........
Bu güzel ülkenin çimentosu, bizleri BİZ yapan" eli öpülesi öğretmenlerimizi "sık sık" eylem yapacak noktalara taşıyan NOKSANLAR'a bal, kaymak ve tereyağı ile avcarlanmış YUH olsun.!