Orta Çağ; genel kabule göre, MS. 375 yılında gerçekleşen Kavimler Göçü veya 476'da Batı Roma İmparatorluğu'nun çöküşü ile başlamıştır. 1453 yılında Osmanlı İmparatorluğu tarafından Konstantinopolis'in Fethi ile Bizans İmparatorluğu'nun yıkılışı veya 1492 yılında Amerika kıtasının keşfedilmesiyle Orta Çağ sona ermiştir.

 

Orta Çağ, çoğumuzun ‘Karanlık Dönem’ olarak da bildiği bir zaman dilimi. Bu dönem, günümüzde bile birçok garip ve ilginç gelenekleriyle anılmaya devam ediyor. V. yüzyıldan, VX. yüzyıla kadar süren Orta Çağ döneminde, insanların kendine has ilginç alışkanlıkları vardı. 

 

İşte 21. yüzyılda yaşadığınıza şükredeceğiniz Orta Çağ gelenekleri.

 

İlk olarak güzellik anlayışlarına bir bakalım

Orta Çağ döneminde kadınlar, yuvarlak ve pürüzsüz yüzler için kaşlarını, kirpiklerini hatta saçlarını yoluyorlardı. Bugünün güzellik trendleri karşısında oldukça vahşi görünüyor değil mi? Orta Çağ'da, alın ve yüz şekli ideal güzellik kriterleri olarak kabul ediliyordu. O dönemde, alın yüzün merkez noktası olarak kabul edildiğinden, kadınlar tarafından daha fazla vurgulanmaya çalışılıyordu. Bu nedenle de acı da verse, tüysüz olmak için çok çaba harcanıyordu.

 

***

Gelelim erkeklere...

 

Orta Çağ’da erkek modası da, en az kadın modası kadar dikkat çekiciydi. Özellikle belirli sosyal sınıflardan erkekler, modayı yakından takip ederlerdi. Orta Çağ’da erkek ayakkabılarının uzunluğu, sahip oldukları sosyal statüyü açıkça yansıtıyordu. Bu yüzden de bazı erkek ayakkabıları o kadar uzun hale gelmişti ki, balina kemiği gibi dayanıklı malzemelerle güçlendirilmek zorundaydı. Uzun sivri uçlu ayakkabılar, bir kişinin zenginliğini ve sosyal konumunu göstermek için kullanılan en göz alıcı moda unsurlarından biriydi. Sadece bu da değil.. O dönemde erkekler kıyafetlerinde daha cesur ve açık bir yaklaşım benimseyerek kısa tuniklerin altına taytlar giyerlerdi ve vücut hatlarını daha belirgin hale getirirlerdi. Bu tarzın sebebi ise erkeklerin, erkekliklerini ve statülerini daha da belirginleştirmekti.

 

Orta Çağ'a Karanlık Çağ demelerinin en güçlü nedenlerinden biri de, dönemin mahkemeleri. Bu mahkemelerde sadece insanlar değil, hayvanlar da yargılanıp cezalandırılabiliyordu. Eğer hayvanlar yasaları ihlal ettiyse onlar da mahkemeye çıkartılıyordu.

Domuzlar genellikle çocukları yemek veya vücut parçalarını çiğnemek gibi suçlarla yargılanarak idam ediliyordu. Bir horoz da yumurtlayarak doğaya aykırı bir davranışta bulunmaktan suçlu bulunmuştu. Başka bir davada, sanık olarak bir dizi yunus yargılanmıştı. Fareler de yuva yaptıkları binalardan çıkmaları için uyarılmalarına rağmen çıkmıyorlarsa cezalandırılabiliyordu.

 

Peki, ceza sistemleri nasıldı?

 

Örneğin 1386’da bir domuz, mahkemede suçlu bulununca yelek ve eldiven giydirilip insan maskesi takılarak idam edilmiş. Orta Çağ'da suçlu bulunan insanlara uygulanan cezalar da devasa filler aracılığı ile gerçekleştiriliyordu. Suçlular filler tarafından ezilerek öldürülüyordu. Bazı suçlulara da fare işkencesi uygulanıyordu. Bu yöntemde, işkenceci kurbanın karnına yarı kafesli bir fare yerleştirir ve kafesi yukarıdan ısıtarak fareyi zor durumda bırakırdı. Sıcaktan kaçmaya çalışan fare, çaresiz bir şekilde kurbanın midesini pençeleriyle delerek geçmek zorunda kalırdı.  (Devam Edecek…)